Montag, Mai 08, 2006



BAISER o da ne ICI BOS

Dün yazdigim tariften arta kalan iki yumurta aki, 15o gr seker ve bir tutam tuzla birlesip iyice cirpilinca ici boslar oluverdi firinda.

Firin deyince aklima geldi. Cocuklugumda, evimizin yakininda bir firin vardi, yoksa ona imalathane mi desek. Adi ne olursa olsun yaydigi kokular her cocugu deli ederdi. Eh, ben de pek akilli sayilmam, cep harcliklarimin cogu okulun önündeki macuncuya, geri kalani da bu firini isleten amcaya giderdi. Bu firin dondurma külahlari, keten helva ve gofretler imal ederdi. Fakat bazi günler ne yapardi da yumurta aki kalirdi bilmiyorum ama, ici boslar satardi. Lakin onunkiler benim yaptigim gibi sekilsiz olmazdi. Kücücük dügme boyunda ve de pembe, sari, beyaz renklerde olur, yagli kagidin üzerinde alinip yenmeyi beklerlerdi. Ben de cebimdeki paraya göre dört, bes, alti alirdim. Yagli kagidi keser ve ici boslar üzerinden düsmesin diye dikkatlice elimize verirdi. Ne tuhaf, her ici bos yaptigimda bunlari hatirlamak. Tekrar o kokulari duymak.

Birkac sene önce, ilkokul arkadasimla oturup eskileri yadediyorduk. Kizkardesi dinledi, dinledi, sonra da 'ya abla siz millattan önce mi kaldiniz' dedi. Epey gülmüstük bu lafa o zaman, fakat simdi düsünüyorum da aslinda biz millattan önce kalmadik, Izmir millattan sonraya cok hizli bir giris yapti.

Eskiyi, yeniyi hepsini güzel yasayin, sevgiyle kalin.

8 Kommentare:

vintage biscuit hat gesagt…

bu ufaklıklar süper görünüyor:)

Sibel hat gesagt…

Katılıyorum, biz milattan öncede kalmadık da milat çok hızlı geçti üstümüzden sanki! Ama kaldıysak da kalmışızdır ne gam? İçiboşlar, dondurma külahları, kağıt helvalar, baston simitler, çocukluğumuzun pastaneleri ve tabi çocukluğumuz milattan öncedeyse biz de orda kalıverelim ne olur? :)
Sevgiyle...

tata hat gesagt…

o ufakliklar hem güzel hem tehlikeli, neyseki cocuklardan bana firsat kalmiyor yemeye. sevgiler

Sevgili Sibel,
sen zaten milattan sonra dogmusun, sizde varmiydi böyle firinlar? Sen dogduktan bir sene sonra ben üniversiteyi bitirmisim, yavas yavas dinazorlasiyorum. Ama olsun, sizin gibi genclerle ben de genc kaliyorum.
Sevgiler.

farelzan hat gesagt…

tekrar merhabalar,
27 yasinda kendini yasli hisseden biri olarak yaziyorum size.Benim de cocuklugumda annem her pazartesi pazar donusu Sahin pastanesine ugrayip bu ici boslardan alirdi,yalniz bir farkla bizim pastaneci iciboslari pisirdigi kagitla beraber bir kesekagidinin icine koyar biz de annem eve gelir gelmez alir ve koparip yemeye baslardik,simdi cok canim cekti gidip ben de yapayim bari.
tesekkurler
-fatma

Tijen hat gesagt…

eskileri hatirlamak güzeldir. hele de çocukluktaki firin anilari... kimin yoktur ki??
ellerine saglik tata!
tijen

tata hat gesagt…

Sevgili Fatma,
sen nerede, yaslilik nerede. Hep genc, hep mutlu kal.

Sevgili Tijen,
Herkesin mutlaka cocukluk anilari hostur, fakat bazi ufak seylerin veya bazen sadece bir kokunun, bir ismin insani böyle geriye götürmesi de ilginc.
Sevgiyle kalin.

ZeYNeP hat gesagt…

Şimdilerin Beze leri eskilerin "içi boş ları" ne guzel eskiye gittim, ne severdim içi boşları, ağzımda yavaş yavaş erisin diye beklerdim, sindire sindire:)

Ellerine saglık,
Figen

tata hat gesagt…

Sevgili Figen,
Hosgeldin. Bakiyorum herkesler merakliymis ici boslara. Cocukken ne kus gribi vardi ne yiyeceklerden korku. Arkadasimin annesi kek yaptiginda bir kahve fincanina cirpilmis yumurtali sekerden bize verirdi. Mayonez yapsinlar da yumurta aki kalsin, ici boslar yapsinlar diye beklerdik. Simdi herseyde dikkat ediyoruz, hastalik olmasin diye.
Gene de hersey güzel olsun, tatli olsun, saglik olsun.