Donnerstag, Dezember 27, 2007

KISA BIR ARA

Mutfak pencerem kisa bir ara veriyor ve Istanbul'a gidiyor.
Dönüste yeni tariflerle bulusuncaya dek hosca kalin.

KAKAOLU TOPLAR



Her yil oldugu gibi, arkadasim kurabiyeleri yapti, kutulara doldurdu, getirdi. Bizde kurabiyelerin cabuk bittigini görünce,"en iyisi sana birgün sabahtan geleyim, beraber kurabiye yapalim, hem iki kisi daha zevkli olur" dedi ve bir cuma sabahi geldi.
Önce kahvalti, sonra keyf cayi derken kurabiye yapimina ayrilan zaman azaldi. Zor olmayan tarifler sectik, imalata basladik, kapi zili caldi. Kizim kokuyu almis gibi kollarinda Ege'cik geldi. O anda kurabiye olayi da bitti. "Biraz ben tutayim, sen yumurtalari cirp", "yok ben tutarim, sen üzerlerini süsle" derken, resimde görülenler ortaya cikti. Sekilleri cok düzgün olmasa da en azindan tatlari güzel oldu.
Bebek olunca yapilabilecek en kolay tarif kakaolu toplardi. Cok da leziz oldular. Iste tarifi:

70 gr tereyag
5 yemek kasigi seker veya bal
2 yemek kasigi kakao
9 yemek kasigi yulaf ezmesi
5 yemek kasigi süt
üzeri icin hindistan cevizi

Malzemenin tümünü derin bir kapta karstirin ve hamur halne getirin.
Nemli ellerinizle kücük toplar yapin, bir tabaga koydugunuz hindistan cevizine bulayin ve bir tabaga yerlestirin.
Buzdolabinda sertlesinceye dek kalsin, sonra servis edin, afiyet olsun.

Samstag, Dezember 22, 2007

LIMONLU ISLAK KEK



Torunum ilk kez ziyaretime geliyor, tatli birseyler hazirlamak istedim. Sibel'in kahvesinde görmüstüm bu limonlu islak keki, malzemeler vardi, tarifi de zor gelmedi, ise giristim.
Neredeyse pasta tadinda güzel bir kek oldu. Üzerine sos olarak kullandigim koyu cikolata da portakal parcaciklari iceriyordu, böylece mevsime de uydu kekimiz.
Ege'cik bu isten pek birsey anlamadi, fakat dayilari cok memnun kaldilar ki, daha fotograf cekemeden denemeye basladilar.

Sonntag, Dezember 16, 2007

SEHRIYELI BULGUR


Bazi günler vardir, cok cabuk yemek hazirlamak gerekir. Vakit azdir, evdeki malzemeler kisitlidir. Benim icin böyle zamanlarin kurtarici yemekleri bulgur ve makarnadir. Makarnaya evdeki malzemelerden cesitli soslar hazirlanabilir, fakat bulgur öyle degildir. Ben bulguru hep salcali, soganli bilirdim, ta ki bir gazete ekinde sehriyeli ve kiymali bulgur tarifini görünceye kadar. Sehriyeler hafif kizartiliyor, bulgur ekleniyor, baharatlaniyor, istenirse kavrulmus kiyma ile ya da benim yaptigim gibi mantarla ikram ediliyor.
Izmir'de sehriyeli bulguru hazir da sattiklarini gördüm son gidisimde. Ben bir su bardagi sehriyeye iki su bardagi bulgur ölcüsüyle yapiyorum ve simdilik kiymali ve mantarlisini biliyorum. Bakalim zaman icerisinde yeni soslar gelecek mi?

Dienstag, Dezember 11, 2007

MÜRVER RECELI VE SUYU

Bahar gelince agaclarin arasindan yavas yavas beyaz cicekler baslarini uzatmaya baslar. Bir süre sonra da bir avuc boyunda mürver cicekleri süsler her yani. Almanya da cicekler daha önce de yazdigim gibi bazen sampanya, bazen cay icin kullanilir. Kizartmasini genelde balkan ülkelerinde yaparlar. Bu nedenle beyaz cicekler bahar boyu agaclarin arasinda kolye gibi kalir.
Birdenbire beyazlik kaybolur, cicekler yok olur, yerini koyu renkli meyvesi alir, o da agaclarin arasinda pek göze carpmaz zaten.
Mürverin meyvesi bizim buralarda öksürük, soguk alginligina karsi ilac gibi kullanilir. Gecenlerde dogal ürünler satan magazada suyunu görünce, kis icin hazirlik olsun dedim. Sekersiz olarak hazirlandigindan meyve suyu gibi düsünmemek gerekir. Tamamen meyvenin tadini aldiginiz bir tat bu.
Incirli hardali buldugum ilginc dükkanda da mürver ve elma recelini buldum. Cok güzel uyum saglamis, cok güzel bir recel.
Kis artik gelebilir.

Samstag, Dezember 08, 2007

ASUREMSI

Bu sene sonbahar benden habersiz gecti. Meyvelerinden pek faydalanamadim. Hele ayvlari hic görmedim desem yeridir. Arkadasim kücük bir torba ayva ile gelene kadar. Bahceden toplamis, yarisi kurtlu ayvalardi. Tatli yapmak icin cok az, yemek icin güzel degil, kompostosunu yaptim. Ben ve esim yedik, gerisi kaldi. Baktim bitmeyecek, küp küp dograyip hasladigim bugdaya ekledim. Teflon tavada biraz susam kavurdum, biraz da ceviz...asuremsi bir tatli oldu.

Sonntag, Dezember 02, 2007

KABAKLI TATLAR


Büyük bebekler ve minicik bir bebek su aralar mutfakta denemelerin aksamasina neden oluyor. Bazen cabucak birseyler hazirliyorum, bazen de donmus yemeklerle idare ediyoruz.
Kabaklarin birikim gösterdigi günlerde bu tabak cikti ortaya. Soldakiler balkabagindan mücver. Balkabagindan corbayi gecen yil koymustum bloguma, bu sene de mücver olsun dedim.
Balkabagini rendeliyorum, bir havuc ta rendeleyip ekliyorum, sonra peynir rendesi, tuz, biber, yumurta, galeta unu...hepsini karistirip bol yagda kizartiyorum.
Sagdakiler de aslinda tanidigimiz kabak mücveri. Kizartma cok olmasin diye ona patates rendesi, peynir rendesi, yumurta, maydanoz, tuz ve biber ekleyip firina verdim.
Ikisi de birbirinden lezzetli, ikisi de cabuk tüketilen kabakli tatlar veya bizde öyle!